• Nisan 30, 2024

YUMAK

BySemih Hasançebi

Eyl 14, 2020

1.BÖLÜM: Ailem

Merhaba ben Yumak. Minik bir kediyim. Bir Van kedisi … Diğer Van kedileri gibi gözlerimin biri mavi biri yeşil. Mavi gözlü kedilerin iyi göremediğini söylerler ama ben harika görüyorum. Size biraz ailemden söz etmek isterim. Annem Yakut, o çok cesur ve güzel bir kedidir. Babam Rüzgar, kardeşlerim; Yoyo ve Balık. Yoyo hem akıllı hem de biraz hareketlidir. Öyle hareketlidir ki uyuyana kadar oynamadığı oyun söylemediği şarkı kalmaz. Uyuyana kadar mı dedim aslında uyuyunca da rahat durmaz. Balık benim kız kardeşim, evin küçüğü hepimiz onu çok sever ve koruruz. Bir kedi evinde yaşıyoruz. Yumuşak örtüleri olan tüm ailenin içine sığıp yatabildiği bir ev bu. Kedi evinde yaşamamızdan da tahmin edeceğiniz gibi bir sahibimiz var. Onun adı Doğa, tam bir hayvan sever. Doğa’nın kardeşi Ateş için aynı şeyleri söyleyemem. Her fırsatta bizi kovalar yakalarsa mıncıklar. Hepimiz ondan korkuyoruz ama ben inanıyorum ki büyüdüğünde o da bize saygı gösterecek.

                Biliyor musunuz yarın benim doğum günüm. Heyecandan uyuyamıyorum. Bu normal sanırım çünkü hala çocuk sayılırım.

                Uyandığımda gördüklerime inanamadım. Her yerde balonlar ve süsler vardı. Annemin hazırladığı masada da bir sürü hediye paketi. Bir tasma istiyordum çünkü tasmamın zili kopmuş isimliği soyulmuştu. Hemen en küçük pakete yöneldim, tam bir tasma paketi gibiydi. Doğru tahmin etmişim bu bir tasmaydı, çok güzel bir tasma. Çok mutlu olmuştum hemen takmak istedim. Annem tüm hediyeleri açmam gerektiğini söyledi. Biraz üzüldüm ama bekleye bilirdim. Çünkü anneme büyüdüğümü ve artık sabredebileceğimi kanıtlamak istiyordum.

2.BÖLÜM: Yeni Yaşım

                Artık altı yaşındayım. Bugün Balık’ı gezdirme sırası bende. Size bir sır vereceğim. Balık ne kadar şirin gözükse de her zaman öyle değildir. Gördüğü her şeyi almak ister,  istediğini bize yaptırır yaptıramazsa hemen ağlar. Annem onun bebek olduğunu ve idare edilmesi gerektiğini söylüyor. Balık’ı ben de seviyorum ama sürekli korunmasında da hoşlanmıyorum. Aaa Balık’a daldık asıl anlatacaklarımı unuttum. Babamın bir gözünün neden yaralı olduğundan bahsedeyim size. Şimdi dikkatlice beni dinleyin. Ben küçükken evde uyuyormuşum birden yüksek bir ses duymuşlar. Evin köpeği Oreo tasmasını kopararak kedi evine koşmuş ve bana yönelmiş. Tam o sırada babam araya girmiş ve Oreo ile mücadele etmiş ama gözüne yediği pençeden kurtulamamış. Sonra Doğa gelip babamı kurtarmış ve Oreo’yu tekrar bağlamış. Böylece babamın daha fazla zarar görmesi engellenmiş. Doğa’yı çok sevmemin sebeplerinden biri de bu olay.

                İşte annem sesleniyor Balık hazır gezmeye gidiyoruz. Annem güzelce doyurup tasmasını takmış bakın şu tatlılığa…

3.BÖLÜM: Veda

                Bugün bütün aile için çok önemli bir gün. Doğa’nın babası Çınar Bey evden bir hayvanı gönderecek. Bu ya babam yada Oreo olacak .Doğa babamın gönderilmemesi için elinden geleni yapacağını söyledi .Ben Doğa’ya güveniyordum ama  Doğa’nın başaramamasından korkuyorum .Evet karar verdiler .Doğa bize doğru yaklaşıp hadi Oreo gidiyorsun dedi .Bütün aile sevinçten havalara uçtu çünkü hem babam gitmiyordu , hem de Oreo’dan kurtulmuştuk .Tüm aile sevinçle kahkaha atarken benim gözüm kutuda ağlayan Oreo’ya doğru kaydı .Sanki bir zamanlar bana ve aileme saldıran o değilmiş gibi o kadar masum gözüküyordu ki  kedinin ağlayası geliyordu, ama artık iş işten geçmişti bile .

4. BÖLÜM: Yeni Arkadaşım

Neden her yer bu kadar sessiz diye soruyorsanız size şöyle açıklayayım son 3 gündür ne Oreo’dan kaçmak ne de onunla oynamak zorundayız. Ama bir de iyi haber var eve yeni bir köpek alacaklar. Onun nasıl gözüktüğünü merak ediyorum, aslında önemli olan huy ve davranışlarıdır .İşte geldiler, Doğa kapağı  açtı  ve vay canına  o çok güzel gözüküyor .Durun! Tasmasında Boncuk yazıyor bu  onun adı olmalı . Bana doğru  geldi ve “Benim adım Boncuk senin adın ne?“ diye sordu. Ben, Yumak diye karşılık verdim. Bana arkadaş olmayı tekli etti ben de kabul ettim. Akşam eve gidince yeni arkadaşımı  tüm aileme detaylıca anlattım onlar da çok sevdiler ve tanışmak istediler.

5.BÖLÜM: Misafir

Bugün  Boncuk’u yemeğe çağırdım çünkü annem et pişirdi kediler de köpekler de et sever diye düşündüm o yüzden. Durun kapı çalıyor ve evet o gelmiş  ayrıca çok güzel gözüküyor. Neyse hediye vakti ona çok güzel bir tasma aldım o da bana bir mama kabı almış aslında ben ona kemik alacaktım ama kızların birkaç tane süse sahip olmaktan ne kadar hoşlandıklarını biliyorum. Hediyeleşip hediyelerimizi denedik sonra biraz sohbet ederek biraz da yemek yiyerek çok güzel bir akşam geçirdik. Ailem de Boncuk’u çok sevdiler. Bu beni dünyanın en mutlu kedisi yaptı. Arkadaş olmak için aynı türden olmak gerekmezdi, Boncuk bunu bize kanıtlamış oldu. Artık gidip yatmalıyım yarın veterinere gideceğiz. Aşı olmam gerekiyor ve ben çok korkuyorum. Gizlemeye çalışsam da sivri bir iğnenin tüylerimin arasından geçip derimi delecek olması içimi ürpertiyor. Aşıdan korkmayan tüm kedilere hayranım.

6.BÖLÜM: Veteriner

                Bugün veterinere gidiyorum. Beni Doğa götürüyor. Kendimi sakinleştirmeye çalışıyorum aslında veteriner Sude Abla dünya tatlısıdır. Taşıma kutumla Doğa göründü bile, hemen atladım güzelce yerleştim yerime. Doğa kutuyu kapatırken yanlışlıkla patim sıkıştı canım yandı sanırım incittim ama neyse ki Sude Abla işinde uzmandı gitmişken patimi de gösterebilirdim. Sude Abla beni kucağına alınca patimi eline uzatarak incittiğimi anlatmaya çalıştım şefkatle muayene etti ve patimi sardı. Sıra aşıya gelmişti kaçamamıştım anlayacağınız. Aslında çok acımadı, üstelik üzerinde pembe bir pati resmi vardı iğnenin. Anladım ki korkularım benim hayal dünyamdaydı bir sonraki aşı için korkmayacağım. İşimiz bitince eve döndük. Doğa sargımın üzerine imza atıp resim çizdi, adettenmiş. Çok yorucu bir gündü hemen yatıp uyudum.

7.BÖLÜM: Korku

                Balık kaybolmuş. Doğa ağlıyor, annem bayılmış, babam tırmalamadık eşya bırakmamış, Yoyo hala tıkınıyor. Yoyu’nun yemek yediğini neden söylediğimi ben de bilmiyorum. Sakin kalmalı ve Balık’ı derhal bulmalıyım. Koşuşturmak yerine biraz durup düşündüm. Oynamayı sevdiği şeyleri ve yerleri hatırlamaya çalıştım. Tabi ya, üst katta Doğa’nın annesinin örgü sepeti… Kesin ordadır diye düşünüp fırladım. Tahmin ettiğim gibi ordaydı, bulunca çok kızacaktım ama o kadar güzel oynuyordu ki kıyamadım. Bizimkilere miyavladım hemen koşup geldiler. Balık’ı gören herkeste ne korku kaldı ne sinir. Ve böylece bir sorun daha süper Yumak sayesinde çözülmüştü. Herkes bana teşekkür etti annemden de bir öpücük kaptım.

8.BÖLÜM: Yeni Yaşam

                Artık yetişkin bir kediyim ve yeni bir aile kurmaya hazırım. Doğa bugün dişi bir kedi getirip bizi tanıştıracak umarım her şey yolunda gider. İşte Doğa geliyor, yaşasın! Ne de güzel bir kedi kutusu… Kutusundan ne kadar zevkli bir kedi olduğu belli. Adı Kurdele. Biraz vakit geçirdik ve tanıştık. Kurdele ile yeni ailemi kurabilirim, birbirimizi sevdik. Doğanın yardımıyla bahçeyi süsleyip bir kutlama yaptık. Doğa Kurdele de tülden çok güzel bir elbise giydirdi ben de papyon taktım, güzel bir çift olduk. Kurdele ’ye bir yüzük hediye ettim. Patisine yüzüğü takar takmaz bir mucize gerçekleşti ve Kurdele’nin kuyruğunda da bizimki gibi bir siyahlık belirdi, artık o da bizim ailenin bir üyesiydi.

                Artık yeni ailem ve sorumluluklarım vardı. Boş işlerle uğraşamazdım hemen bir iş bulmalıydım. Doğa’ya çalışmak istediğimi söyledim o da bahçeyi farelerden koruma görevi karşılığında benim ve ailemin onlarla yaşayabileceğini söyledi. Bu harika bir haber artık işim var. Fare yakalamak konusunda çok yetenekliyim okulda bunun eğitimini almıştım.

                Son olarak size vereceğim haber şu; Kurdele ile iki küçük yavrumuz oldu. Çok güzel bir aile olduk. Minik yavrularımızı sevgiyle büyüteceğiz, bizi yeni maceralar bekliyor. İnsanların hayvanlarla dost olduğu başka hikayelerde buluşmak üzere sevgiyle kalın…

Meryem Beyza ERCİN

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.